A1 Capital’in raporunda bu akşam Fed’in, büyük olasılıkla ve tamamen fiyatlanmış durumda olan 25 baz puanlık bir faiz indirimi yapacağı belirtildi. Raporda şöyle denildi:

“Sürpriz ancak 50 baz puanlık indirimden ya da FED Başkanı Powell'ın belirgin bir şekilde şahin veya güvercin bir yöne doğru dramatik bir şekilde dalgalanan yorumlarından kaynaklanacak. Ancak faiz indirimleri ve (muhtemelen) artan enflasyon, uzun vadeli vadeler ise daha fazla belirsizliğe açık olduğundan ileride başa çıkılması gereken bir sorun teşkil ediyor.

Bunu daha önce de gördük. Fed'in son faiz indiriminde, 10 yıllık getiri yükselmişti (Eylül-Aralık 2024). O dönem boyunca tartışmalı konulardan biri, Fed'in faiz oranlarını düşürmesiyle birlikte 10 yıllık getirideki artıştı. İlk indirime giden süreçte önemli düşüşler yaşandı. Ancak sonrasında 10 yıllık getiri, toplamda yaklaşık 120 baz puan yükseldi.

Fed'in Eylül 2024'teki faiz indirimi sırasında, ABD enflasyonu yüzde 2,5 bandına gerilemiş ve düşüşe devam etme konusunda gerçekçi hedeflere sahipti. Bugüne geldiğimizde, ABD enflasyonu yüzde 3 civarında seyrediyor ve gümrük vergilerinin etkisi nedeniyle önümüzdeki aylarda muhtemelen daha da yükselecek. Buna ek olarak, Trump yönetiminin Fed'e müdahalesi de var ki bu, faiz oranlarının çok fazla düşürülmesi ihtimali göz önüne alındığında sorunlu. Ayrıca, mali durum da iyileşmedi. Gümrük vergilerinden elde edilen gelir yetersiz, vergi indirimlerinin maliyeti 2026'da geliyor ve harcamalar genel olarak kısıtlanmamış durumda.

Hatırlanacağı gibi ABD Senatosu Pazartesi günü Stephen Miran'ı kıl payı FED Yönetim Kurulu'na onayladı. Bu, Başkan Trump'ın dünyanın en önemli merkez bankası üzerindeki etkisini artırdı ve en üst düzey ekonomik danışmanına önemli bir politika toplantısının arifesinde faiz oranı belirleme konusunda yapılacak 12 oylamadan birini verdi. Miran, Cumhuriyetçi başkanın yüksek ithalat tarifelerinin enflasyona yol açmayacağına ve başkanın göçmenlere yönelik baskı da dahil olmak üzere diğer politikalarının konut talebini azaltarak genel fiyat baskılarını hafifleteceğine inandığını defalarca dile getirdi.

Sonuç olarak; Stephen Miran'a katılarak 50 baz puanlık faiz indirimine karşı çıkan kaç üye olacağı", görünümün iki mi yoksa üç mü 25 baz puanlık indirime işaret ettiği ve "Fed Başkanı Powell'ın basın toplantısındaki tavrı" olacak.

Altın, bu sabah dolardaki hafif yükseliş ve külçe altının dün Fed'in faiz indirimi beklentileriyle rekor seviyeye ulaşmasının ardından gelen kar satışları nedeniyle değer kaybetti. Spot altın, dün 3.702 dolarlık rekor seviyeye ulaştıktan sonra, ons başına yüzde 0,2 düşüşle 3.681 dolara geriledi. ABD'de Aralık vadeli altın vadeli işlemleri de benzer şekilde yüzde 0,2 düşüşle 3.718 dolara düştü. Dünyanın en büyük altın destekli borsa yatırım fonu olan SPDR Gold Trust, Salı günü elindeki altın miktarının Pazartesi günkü 976,80 tondan yüzde 0,32 artarak 979,95 tona çıktığını açıkladı.

 Dolar dün iki aydan uzun süredir en düşük seviyeye gerilemesinin ardından yüzde 0,1 yükseldi. Bu arada, referans ABD 10 yıllık Hazine tahvil getirileri beş aydan uzun süredir en düşük seviyenin yakınında seyrediyordu.

Petrol fiyatları, Rusya'dan tedarikte aksama olabileceği endişesiyle ki - Rusya'nın petrol boru hattı tekeli Transneft'in Ukrayna'nın kritik ihracat limanlarına ve rafinerilere yönelik İHA saldırıları sonrasında üreticilere üretimi kısmak zorunda kalabilecekleri uyarısında bulundu haberi etkindidün yüzde  1'den fazla artış gösterdikten sonra bu sabah hafif bir düşüş yaşadı. Ancak devam eden jeopolitik gerginlikler fiyatların altında bir taban oluştururken, yatırımcılar aynı zamanda ABD Merkez Bankası'ndan beklenen faiz indirimini de bekliyor. Brent ham petrol vadeli işlemleri yüzde 0,2 düşüşle varil başına 68,33 dolara ve ABD Batı Teksas petrol vadeli işlemleri de yüzde 0,2 düşüşle varil başına 64,39 dolara geriledi.

Piyasalar, yatırımcıların borçlanma maliyetlerini azaltabileceği ve yakıt talebini artırabileceğine inandığı Fed'in bu gece 25 baz puanlık bir faiz indirimine beklentisine yatırım yapmış durumda. Yükselişin jeopolitik gerginlikler ve çatışmalardan kaynaklanan tedarik risklerinden de destek alırken, temkinli olmaya devam da devam ediliyor. OPEC+'nın üretimi artırmasıyla, 2025'in geri kalanında küresel arz fazlasının neredeyse kesin olduğu görülüyor.”